yani ölür ölmez azap veya mükafat başlamaktadır. bu durum kıyamet kopana kadar devam eder. mahşer günü azabın en şiddetlisi yani cehennem azabı başlar.
"firavun ve ashabı gece gündüz ateşe sokulurlar kıyamet günü ise azabın en şiddetlisine sokulacaklardır." (40/46)
allah şehitlerin de mükafat içinde olduklarını fakat onları idrak edemeyeceğimizi başka ayetlerde anlatmaktadır.
"Günahları yüzünden tûfanda boğuldular, ardından ateşe atıldılar, kendilerini Allah’a karşı koruyacak yardımcılar da bulamadılar."
(Nûh Sûresi/25. Ayet)
nuh kavmi boğulduktan sonra ateşe atılmıştır yani kabir azabı vardır. ölüm anında ve sonrasında boşluk yoktur.
"bizi kabirlerimizden kim çıkardı? meğer allah'ın gönderdiği kişiler doğru söylüyorlarmış, allah'ın söyledikleri doğruymuş." (36/52)
ölenler kabirde olduklarının bilincinde olmasalardı bu sözü söylemezlerdi. sordukları sorular da mahşer gününün şiddetinden dolayı iman tazelediklerini bizlere gösterir.